Çocuk ve Ergenler için Bilişsel Davranışçı Terapi İşlevselliğine dair
- Şeymanur ERTÜRK
- 16 Şub
- 1 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 3 Mar

Çocuk ve Ergenler için Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) yaklaşımı 1990’lı yıllardan sonra başlamıştır.
Çocuk ve ergenlerde bu kadar gecikmeli uygulanmaya başlamasının sebebi, bilişsel davranışçı terapinin düşüncenin farkına varılmasını sağlayan, akılcı analiz teknikleri içeren yapısının olması ve bunun çocuklar için anlaşılır olmadığı fikri olmuştur.
(Grave ve Blissett 2004).
Bilişsel davranışçı terapide soyut kavramlar somutlaştırıldığında süreç kolaylaşmıştır. Günlük dille aktarıldığında çocuklar ve ergenlerinde sürece dahil edilebildiklerini deneyimlenmiştir. Yetişkinlerde olduğu gibi akılcı olmayan düşüncelerin çocuk ve ergenlerde de anksiyete, depresyon oluşturabileceğini biliyoruz.
Çocuk ve Ergenler için Bilişsel Davranışçı Terapi Uygulanma Alanına Dair Örnekle Açıklama
Çocuklar da genellikle “insanlar benden hoşlanmazsa bu çok kötü bir durumdur”, “her şey benim istediğim gibi olmalı”, “hata yaptığım zaman kötüyümdür”, “yetişkinler mükemmel olmalı” “kazanmak zorundayım”gibi bazı sayıltılara sahiptir (Di giuseppe, 1989).
Bu düşünceler sosyal ilişkilerini olumsuz etkilemekte ve akademik başarısını düşürmektedir.
Çocuk ve Ergenler için Bilişsel davranışçı terapiyi çalışırken, ilk aşama; güven ortamını ve iş birliğini sağlamaktır.
Çocuklarla çalışırken depresyon, OKB, panik bozukluk, madde kullanımı, anksiyete bozuklukları, dürtü kontrol bozuklukları, yeme bozuklukları gibi birçok alanda bilişsel davranışçı terapi kullanılmaktadır.
Yaygın şekilde görülen tanılardan biri olan OKB içinde belirtmek gerekir ki, OKB şikayetleriyle kliniklere başvuran yetişkinlerin %80’inde obsesif kompulsif bozukluğun başlangıcının çocukluk ya da ergenlikte görüldüğü ortaya çıkmıştır. Bilişsel davranışçı terapi ekolü çocuk ve ergenlerde belirtilen tanılarda iyi gelişmeler göstermektedir.